Yaklaşık 2 saat sürdüğü ifade edilen röportajda Bjelica Bordo – Mavililerden neden ayrıldığı ve özel uçak konularına da açıklık getirdi.
Trabzonspor’dan ayrılırken dramatik bir şey olmadığını kaydeden Bjelica, “Dramatik bir şey olmadı. Kulübün beklentileri, belli bir anda ulaştığımızdan çok yüksekti. Başkan iş birliğini sonlandırma kararı aldı. Biz bunu profesyonelce kabul ettik. Karşılıklı anlaşmayla sözleşmeyi feshetme konusunda çok hızlı bir şekilde anlaştı ve herkes kendi yoluna gitti. Kulübn son derce adil davrandı” dedi.
NE YAZIKKİ SADECE ALTI AY SÜRDÜ
Bjelica, “Trabzon'daki herkesle harika ilişkiler içindeydik. Yönetimden taraftarlara, oyunculara kadar. Ayrılık son derece duygusaldı, son derece içtendi, tıpkı bu altı aydaki ilişkimiz gibi. Kulüpte sadece benim tarafımdan değil, tüm meslektaşlarım tarafından da gerçekten çok beğenildik, çünkü bu insanlara çok ama çok doğru davrandık.
Hepsine önem verdik, statüleri için mücadele ettik ve sonunda tekrar ediyorum duygusal olmanın ötesinde bir vedayla bunu bir nevi bize geri verdiler. Bu altı aylık süreçten gurur duyuyorum. Elbette sonuçların biraz daha iyi olmasını isterdim…
Ama tekrar ediyorum, Türkiye'de kalmayı çok çok olumlu buluyorum. Biz yeni bir pazarla tanıştık… Çok büyük bir kulüpte harika insanlarla çalıştık, bir taraftar ordusunun desteğiyle, gerçekten harika bir dönemdi ve ne yazık ki sadece altı ay sürdü” diye konuştu.
DORUKHAN’IN YORUMU
Trabzonspor’dan kendi döneminde ayrılan Dorukhan ile ilgili de gelen soruya yanıt veren Bjelica, “Toköz 3 aydır Trabzonspor'da forma giymiyordu. Ben ve ekibim, bir dizi ciddi sakatlığın ardından fiziksel olarak artık takıma yardım etmeye hazır olmadığını değerlendirdikten sonra Temmuz ayında kulüpten ayrıldı. Onu takımdan çıkardığım anda 8-10 kilo daha fazlaydı dersem, fiziksel durumundan bahsetmeye gerek yok.
Adana'ya gitti ve başka bir kulübün oyuncusu olarak yorumlarını yaptı. Buna hakkı var, buna saygı duyuyorum ama iki yıl önce şampiyon olduğu ve önemli bir oyuncu olduğu kulüpten ayrılmak zorunda kalması hayal kırıklığı yaratmış olmalı. Ancak futbolda geçmişte yaşananlar kimsenin umurunda değil.
UĞURCAN ÇAKIR’IN YORUMU BENİM İÇİN DAHA ANLAMLI
Geçtiğimiz günlerde Hırvatistan'a karşı forma giyen eski oyuncum kaleci Uğurcan Çakır'ın yorumu benim için çok daha anlamlı.
Çakır bana Instagram'dan teşekkür etti ve oraya yönlendirdiğim oyuncuların neredeyse tamamı da aynısını yaptı.
Bu yüzden ayrılığın duygusal olduğunu söyledim. Hatta belki de kariyerinin en zoru. Osijek'ten şu ana kıyasla daha fazla duyguyla ayrıldım”
RANGERS İLE MASAYA OTURDU MU?
Adının Rangers ile anılmasına ise Bjelica, “Rangers'ın ilgisinin hikâyesi Hırvat gazeteciler tarafından değil, İngiliz bir gazeteci tarafından başlatıldı. Bilgiyi hangi kaynaktan aldığını ve neden yazdığını bile bilmiyorum. Hiçbir zaman Rangers koçluğuna aday olmadım, bunu dürüstçe söyleyebilirim. Hiç kimse benimle iletişime geçmedi” dedi.
YILDA 3 KEZ ÖZEL UÇAK
Petkovic yerine eşinin özel uçakla Zagreb’ten Trabzon’a getirilmesiyle ilgili olarak ise Bjelica, “Bu tamamen saçmalık. Kulüp başkanıyla yaptığım sözleşmede onun özel uçağıyla yılda üç özel uçuş yapılması konusunda anlaşmıştım. Ailem bana bu şekilde iki kez geldi. İtiraf etmeliyim ki bir keresinde, acilen Zagreb'e uçmam gerektiğinde ve biletleri zaten satın aldığımda, başkan kendi uçağına binmem konusunda ısrar etmişti.
BAŞKAN ÜST DÜZEY BİR BEYEFENDİ
Büyük bir beyefendiden, çok yatırım yapan, başkanlık görevini üstlendiği üçüncü aydan bu yana parasının 30 milyon eurodan fazlasını kulübe yatırmış bir adamdan bahsediyoruz. Kendisi üst düzey bir iş adamı ama aynı zamanda üst düzey bir beyefendi.
PETKOVİC’İ GETİRMEM GEREKTİĞİ YA DA ONU ÖZEL UÇAKLA…
Kendisi Trabzonspor'u seven bir adam ama size anlattığım her şey onun bana ne kadar değer verdiğini, gösteriyor. Sözleşmede o madde vardı ve sorunun ne olduğunu anlamıyorum. Aynı sözleşmenin hiçbir yerinde Petković'i getirmem gerektiği ya da onu özel uçakla getirmem gerektiği yazmıyordu. Petković Trabzonspor'a istediği için gelmedi” dedi.
Gerçekleşmeyen Petkovic tranfseri ile ilgili olarak ise Bjelica, “Dinamo'nun onu satmaya hazır olduğunu söyleyebilirim ama o anda muhtemelen Drmić, Kulenović ve Emreli'ye sahip olmalarına rağmen Bruno için gerçek bir alternatifleri olmadığını hissettiler.
TRABZONPOR, DİNAMO’DAN 3 KAT DAHA İYİ TEKLİF VERDİ
Daha sonra Dinamo'da teknik direktör değişikliği oldu ve Jakirović bir şekilde Petković'in Zagreb'de kalması konusunda ısrar etti.
Petković de Trabzonspor'a gelme kararında tereddütlüydü. Bence tüm kalbiyle gelmek isteseydi en sonunda gelirdi. Dinamo'da kalmaya karar veren oydu. Trabzonspor ona Dinamo'dan üç kat daha iyi teklif verdi” diye konuştu.
TÜRKİYE’DEKİ BASKI MI, HIRVATİSTAN’DA Kİ BASKI MI?
Türkiye ve Hırvatistan’daki futbol baskısını kıyaslayan Bjelica, “Hırvatistan'daki baskı, Türk futbolundaki baskıya kıyasla en hafif papatyadır. Ve Türk futbolundaki baskı, Trabzonspor'daki baskının yanında en hafif papatyadır. Türkiye'de o kulüpte çalışmak, başkan, oyuncu, teknik direktör olmak en zorudur.
İstanbul kulüpleriyle aynı emelleri taşıyan bir kulüp, olasılıklar arasındaki farklar da çok büyük. Taraftar bunu kabul etmiyor, bu farklılıkların büyük olduğunu kabul etmek istemiyor ve sonra asıl soruna geliyoruz. Eğer başkan ya da teknik direktör hırsın ilk sırada olmadığını söylerse, gerçek bu olmasına rağmen hemen onları hırssız sayarlar ve ortadan kaldırmak isterler.
Sabır kelimesi genel olarak Türkiye'de yok, Trabzon'da ise bu kelimeyi hiç duymamışlar”
Bjelica, "Trabzon'da bu kelimeyi hiç duymamışlar"