Brezilyalılar 5,5 Saniye, Taylandlılar 8,1 Saniye ile En Yüksek Toleransı Gösteriyor
Preply'nin araştırması, dünya çapındaki katılımcılara sessizliklerin ne zaman rahatsız edici bir hâl aldığını sorduğunda ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Brezilya, sessizliğe en az tahammül gösteren ülke olarak öne çıkarken, sadece 5,5 saniyelik bir sessizlik bile bu ülkede garip hissedilmeye başlanıyor. Bu, Brezilyalıların dinamik ve devamlı konuşmalarını tercih ettiklerini gösteriyor. Öte yandan Tayland'da durum oldukça farklı; Taylandlılar, 8,1 saniyeye kadar sessizliğe tahammül edebiliyorlar, bu da Asya kültürlerinde sessizliğin daha doğal bir etkileşim biçimi olarak kabul edildiğini gösteriyor.
Araştırma, Türkiye’nin sessizlikle ilgili tolerans seviyesinin 6,6 saniye olduğunu ortaya koydu. Bu, Türkiye'nin de sosyal etkileşimlerdeki dinamizme değer verdiğini ancak daha uzun sessizliklerin rahatsız edici bir hal aldığını gösteriyor. Preply tarafından yapılan garip sessizlik araştırmasına göre, Türkler en çok ilk buluşmalarda yaşanan garip sessizliklerden rahatsız oluyor.
Preply’nin sunduğu Online Almanca kursu gibi esnek programlar sayesinde, kendinizi daha rahat hissedebileceğiniz etkileşim ortamları yaratabilir ve dil öğrenirken sosyal kaygılarınızı daha kolay aşabilirsiniz. Bu tür kurslar, farklı kültürel bağlamları keşfederken aynı zamanda dilsel becerilerinizi de geliştirmenize yardımcı olabilir.
Türkler En Çok Yöneticileriyle Yaşadıkları Sessizliklerden Rahatsız Oluyor
Türkiye’deki katılımcılar, özellikle işyerindeki yöneticileriyle yaşadıkları sessizliklerden rahatsız olduklarını belirtti. Araştırmanın sonuçlarına göre, Türklerin yüzde 39,4'ü, işyerinde yöneticileriyle oluşan sessizliklerin en rahatsız edici olduğunu ifade etti. Erkeklerin bu duruma daha az hassas oldukları gözlemlense de, genel olarak bu sessizlik anları çoğu kişi için zorlayıcı olabiliyor.
Özellikle işyerinde daha yüksek pozisyonlardaki kişilerle olan diyaloglarda garip sessizlikler, profesyonel ilişkilerdeki belirsizlikleri pekiştirebiliyor. Yöneticilerle olan iletişimde bu tür sessizliklerin anlamlandırılması daha zor olabilir ve bu da katılımcıların gerginlik hissetmesine neden oluyor.
Türkiye’de Garip Sessizliklerin En Korkutucu Olduğu Durumlar: İlk Buluşmalar ve Asansörler
Preply'nin araştırmasında dikkat çeken bir diğer bulgu ise, Türklerin garip sessizliklerden en çok ilk buluşmalar ve sıkışık ortamlarda, özellikle asansör gibi kapalı alanlarda rahatsızlık duyduğuydu. Türkiye'de katılımcıların yüzde 38'i, ilk buluşmalarda yaşanan sessizliklerden en fazla kaygı duyduklarını belirtti. Bu, yeni sosyal ilişkiler kurarken yaşanan belirsizliğin, Türkler için önemli bir endişe kaynağı olduğunu gösteriyor.
Ayrıca, asansör gibi kapalı alanlarda yaşanan sessizliklerin, fiziksel bir sıkışıklıkla birleşerek daha korkutucu hale gelmesi, Türkiye'deki katılımcıların çoğu için stresli bir deneyim oluşturuyor. Bu tür sessizlik anlarının, sosyal anksiyeteyi daha da tetiklediği gözlemleniyor.
Garip Sessizliklerin Sosyal Kaygıyı Nasıl Artırdığına Dair Bilimsel Bir Yaklaşım
Sosyal bilimci Ty Tashiro’nun “The Science of Why We’re Socially Awkward and Why That’s Awesome” adlı kitabında belirttiği gibi, beklenmedik bir sessizlik yaşandığında beynimizin amigdala bölgesi devreye girer ve bu durum, bir kaygı veya tehdit sinyali olarak algılanabilir. Sessizlik, insan beyninde potansiyel bir tehlike işareti olarak kodlanmıştır, bu yüzden özellikle sosyal etkileşimlerde uzun duraklamalar rahatsız edici olabilir. Preply’nin araştırmasında bu bilimsel açıklama da doğrulanmış oluyor; dünya çapında sessizliklerin 6,8 saniye sonra garipleşmeye başladığı bulunmuş. Bu da, insanların konuşmaların ritmini kaybettiğinde sosyal gerginlikler yaşadığını gösteriyor.
Garip Sessizlik hakkında daha fazla bilgi edinmek ve bu tür durumlarla başa çıkma yöntemlerini öğrenmek için araştırmamızı keşfetmek isterseniz, ilgili bağlantıya göz atabilirsiniz. Bu araştırma, sadece Türkler için değil, dünya genelindeki sosyal etkileşimleri anlamanızı sağlayacak veriler sunuyor.
Preply’nin sunduğu online dil öğrenme kursu imkanlarıyla dil becerilerinizi geliştirirken, sosyal etkileşimlerdeki kaygılarınızı azaltabilir ve daha rahat bir iletişim tarzı geliştirebilirsiniz. Preply, kişiye özel ders programları ve esnek bir öğrenim yaklaşımıyla bu süreci sizin için daha verimli hale getirmeyi vaat ediyor