Münevver Karabulut'un cinayeti, Türkiye'de geniş yankı uyandıran ve toplumsal duyarlılığı artıran bir olay olmuştur. 2009 yılında Bahçeşehir'de bir villada öldürülen Karabulut'un cesedi, Etiler'de bir çöp konteynerinde parçalanmış halde bulunmuştu. Bu olay, adli süreçlerin yanı sıra medyada ve toplumda büyük bir ilgiyle takip edilmiştir.
Silivri Cumhuriyet Başsavcılığının "fethi kabir" kararı doğrultusunda, Münevver Karabulut'un mezarında yapılan incelemede, aile tarafından talep edilen delil analizi İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı tarafından gerçekleştirilmiştir. Raporda, mezardan çıkarılan poşetin çeşitli bilimsel yöntemlerle incelendiği, ancak herhangi bir vücut sıvısı örneği tespit edilemediği belirtilmiştir. Özellikle poşetin iç kısmından alınan kan örneği insan kanı çıkmadığı için, olayla ilgili yeni bir sonuca ulaşılamadığı vurgulanmıştır.
Bu gelişmeler, cinayetle ilgili belirsizliklerin ve soru işaretlerinin devam ettiğini göstermektedir. Olay, adli süreçle birlikte toplumsal bir travma yaratmış ve Münevver Karabulut'un hikayesi, kadın cinayetleri ve toplumsal cinsiyet eşitliği gibi konular üzerine dikkati çekmiştir.