DARBENİN AYAK SESLERİ

Aylardır yazdığım senaryoların gerçekleşmeye başladığını görmek beni derinden üzdü. Bir Trabzon spor aşığı olarak çok üzüldüm. Ama gerçekleri yakalayıp bunu kaleme aldığım içinde mutlu oldum açıkçası. Bu ülke çok darbeler gördü. Ve her darbenin sonunda kaybeden biz ler olduk. Yani halk oldu. Bu darbenin sonunda inşallah kaybeden biz Trabzonlular olmayız. 1,5 yıldır çalışan baronlar nihayet amacına ulaştı, ama bence ilk raundu kazandılar. Bu maçın daha ikici yarısı olacak.

Şimdi konuyu biraz açalım, ilk yarının galibi darbeci baronlar. Nasıl mı?Sayın başkan Sadri Şener’e erken kongre kararı aldırarak ilk yarıyı kazandılar. Bir önceki yazımı okuyanlar ne demek istediğimi daha net anlayabilirler. Sayın başkanın onurlu mücadelesini anlayamayan ve arkasında durmak yerine, yemek yerken protesto eden bazı guruplar sayın başkanın arakasında durmayı tercih etselerdi bu darbeci baronlar maçın ilk yarısını da galip tamamlayamazdı.

İlk yarının kaybeden tek tarafı var oda Trabzon spor ve Trabzon halkıdır. Ve en önemlisi bence en büyük kaybı onurlu mücadelesine destek olunmayan Sayın Sadri Şener yaşamıştır. Ama şunu da unutmamak gerekiyor sayın başkan belki bu ihaneti unutur ama bu ihanetin taraftarlar tarafından unutulmaması gerekir.

Esas önemli olan ikinci yarı, ikinci yarı kongre süreci ve kongre dönemini kapsamaktadır. Bu dönemde şayet sayın başkan tekrar aday olursa tüm delegelerin sayın başkanı desteklemeleri onur mücadelesidir. Şayet kongre üyelerinin onuru ve şerefi varsa izlenecek tek yol budur. Ha birde ikinci yol vardır ki, buna kimin yüreği yeter bilmiyorum. Kürsüye çıkacak ve kazanmam halinde onurumuz ve şerefimiz olan kupayı sonuna kadar isteyip, bu baronların ve şikecilerin ipini pazara çıkartacağına söz verecek başka cesur adam varsa onuda destekleyebilirler. Ama bu ortamda bunu yapacak bir cesur yürek ben göremiyorum. Sayın başkan bunu yaptığı için kansız bir darbe ile kongre kararı aldırmışlardır kendisine. Ama Mevla’mın adaleti çok büyüktür. Ve şu nu asla unutmamak gerekir           “ keser döner sap döner, gün gelir hesap döner “ ve bir gün adalet şikeci baronlara da lazım olur.

Şu ana kadar hiç futbol takımının durumu hakkında yazmadım, ama birkaç satır bu yazımda değinmek istiyorum.

Tolunay hocanın gelmesini destekleyenlerden biriyim, fakat anlamadığım bir şey var ki yazar arkadaşlarımızdan biri bunu zaten yazdı. Halil Altıntop’un sözleşmesinde ek bir maddemi var illa oynayacak diye. Sayın hoca Allah aşkına şu genç Emre Güral’ı oynatsana, halile tanıdığın şansın yarısını genç Emre’ye tanısan bence şimdi milli takımda oynuyor olurdu. Yâda gol kaçırsa bile bu kadar sinirlenmezdik taraftar olarak. Madem yeniden yapılanacağız bunun temelleri bu sezondan atılmalı ve gençlere daha çok şans verilmeli diye düşünüyorum. Emin olun bu durumdan daha kötü duruma düşmeyiz. Son maçta Halil ve Olcan’ı maça alınca maçı kaybettik. Bu adamların ahı gitmiş vahı kalmış. Bize sahada koşacak, hırsıyla mücadele edecek, formanın hakkını verecek genç adamlar lazım sayın hocam.

Son olarak kongre sürecini takımın ve Trabzon halkının geleceği adına nezaket ve görgü kuralları içinde geçirirsek belki bu kansız darbeden en az yarayı alarak çıkarız.

Bordo Mavi kalın