Trabzon başta olmak üzere Karadeniz Bölgesi’nde deprem riskinin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Bektaş, bölgedeki yapı stoğunun incelenmesi ve aktif fayların detaylı şekilde ele alınması gerektiğini ifade etti.
“Rize’de Bilinen Aktif Bir Fay Yok”
Rize’de meydana gelen depremin, mevcut aktif fay haritalarında yer almayan bir faydan kaynaklandığını belirten Bektaş:
— ❝Bölge aktif fayları ve deprem parametreleri çok az biliniyor. Doğu Karadeniz Dağları, gravite yerçekimi etkisiyle blok faylar şeklinde denize doğru çöküyor. Sahil kesimlerinde sık görülen heyelanlar da bu faylarla ilişkilidir.❞ dedi.
Trabzon’un Deprem Riski Göz Ardı Ediliyor
Bektaş, Trabzon’un 1940’lı yıllarda Alman bilim insanlarının önerisiyle deprem kuşağında yer aldığını ancak 1960’larda Bakanlar Kurulu kararıyla bu kuşaktan çıkarıldığını belirtti:
— ❝Trabzon’un zayıf yapı stokundan kimler sorumlu? 2018’de Deprem Tehlike Haritası’na dahil edilen Karadeniz Fayı’na rağmen yerel yönetimler hâlâ ‘Deprem tehlikesi yok’ tezini savunuyor. Bu yaklaşım büyük bir risktir.❞ ifadelerini kullandı.
Yerel Yönetimlere Çağrı
Prof. Dr. Bektaş, bölgedeki yapı stoğunun acilen incelenmesi gerektiğini vurguladı ve yerel yönetimleri uyararak, ❝Trabzon’un yapı güvenliği için gerekli önlemler bir an önce alınmalı. Deprem riskine karşı hazırlıklı olmak hayati önem taşıyor❞ dedi.
Sonuç: Karadeniz’de Risk Artıyor
Bektaş, Trabzon’un deprem tehlikesinin iki kat, Rize’nin ise üç kat arttığını belirterek, Karadeniz Bölgesi’nin deprem güvenliği açısından yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.