Siyasetçi koltuğundan düştükten 24 saat sonra unutulur.
Kural böyledir fakat bu kural bir kişi için geçerli olmadı, o kişi de Erdoğan Bayraktar.
Hani Rahmetli Turgut Özal’ın döneminde kurulan fakat hafızalardan çabucak silinen TOKİ’yi marka haline dönüştüren, sayısını unuttuğumuz kadar çok yeni projeleri hayata geçiren, deprem bölgesi Van’ı bir yılda adam eden, kalekollarıyla hedef haline gelen taşra karakollarını güvenli hale getiren, okul, hastane, yol vb. gibi yenilikçi anlayışla modern kazanımları toplumla tanıştıran, soyadı gibi flamayı en önde tutan sancaktardan bahsediyorum..
Üstelik bu sancaktar inşaatları yaparken kaynağını kendi oluşturan sistemi geliştirmiş, dar gelirlileri ev sahibi yapmış, 10 yıllık ömrü olan afet evlerinin yerine kullanışlı yapıları kazandırmış kişidir.
Üstelik bu kişi onca işinin arasından milletinden sadece bir telefon kadar uzak kalmış, belki de Türkiye ekonomisine hayat verdiği gibi insanların kalbine de fidanlar ekmesinden dolayıdır bu kadar çok sevilmesi ve unutulmaması.
16 yıllık AK Parti iktidarında adından en çok söz ettiren, iz bırakan, sırf başarılarından dolayı FETO kumpasına kurban giden, üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen hala halk arasında ismi dillerden düşmeyen Bayraktar’a kayıtsız kalmayan milleti onun eskisi gibi bir an önce etkin hale getirilmesini dört gözle bekliyor diyebilirim.
Kayıtlara adı Efsane olarak geçen bu zatta güzel ülkemin şu anda o kadar çok ihtiyacı var ki, yokluğunda geçen günleri kayıp günler olarak belirtebiliriz.
Beklenti Sn. Cumhurbaşkanı’ndan hak ettiği iade i itibarını geri vermesidir çünkü Türkiye’nin ona ihtiyacı var, çünkü Türkiye onunla güzelleşiyor, hele ki yeni kalkınma hamleleri yapılırken.
O halde daha neyi bekliyoruz?
Çiçekleri sulamanın vakti gelmedi mi?
Giydirin ayağına çizmeleri de sahalara geri dönsün,
-Batakhaneleri adam etsin
-Temizleyip güzelleştirsin
-Fukaralara yeni yapılar inşa etsin
-Kalekollar yapsın
-Okullar yapsın
-Hastaneler yapsın
Ezcümle yarım bıraktığı işlerin tümünü tamamlasın.