Olan oldu...

Cem Yılmaz diyor ya; "joystik" dediler tuttuk yıllarca..!

Aynen o misal bizimkisi...

***

3 temmuz'da verdiler 'şike' tuttuk!

Ulan elimiz kirlendi, bütün ülke kirlendi...

Bırakmada bırakamıyoruz.

E hadi bıraktır mıyorsunuz 'dikelim' diyoruz...

O da olmuyor!

***

Şampiyon takımımızın milyon dolarlık futbolcuları; üç beş köfte parasına, bir kaç menajer mezesine gitti..

Hayallerimiz üzerine bahşiş sayıldı!

Hani nerede bu 'tutturma' işi!

"Bize de mi menü" dedik...

Yine, "Ne vereyim abime..." dediler!

Haydaaa...

Birazda 'onlara' tutturun dedik o da olmadı!

Bırakın Türkiye'yi yurt dışında da.. 'tutturamadık' bir türlü...

***

Üzerine baktılar ki bunlara tutturamadık daha da iyisini...

Verin dediler 'potada' ayarı...

Kalmasın "joystik" siz kimse..

İlla bişey 'tutturun...'

***

Bu defa...

Saldırdılar!

Kullandılar 3-5 holiganı "sürü psikoloji" kablosuyla...

İki komşu kenti 'düşman' edercesine..

20 kişiye TS amblemini ezdirmeye kalktılar..

Yemedi!

Yok ama 'Trabzon'da bazı çok yetkili ve bilgililerimiz, kaşkolu boynuna takıp hava atanlarımız, 'Size tam tutturamadılar şimdi biz size tutturacağız' diyerekten "sus pus olup" izlediler olanları...

***

Oradan burAdan derken anaaaa...

... Bir de baktık ki hakikatten bu iş tam ayarında ve tıkırında gidiyoruz...

Önüne gelen Trabzon'a Trabzonspor'a bir şey tutturma peşinde...

O "o'nun" bu "bunun" adamı kıvamında...

***

E zaten Mainz kulübünden 'Kovulma', 'çöpe atılma' 'kasma' bir tutturma yaptılar ya Akyazı'da...

Nereden geldiği belli olmayan bir stat projesiyle...

Anladıkki;

Zaten "bunutut" teknolojisi girmiş Trabzon'a...

***

Biz bu teknolojiyi çok sevdik..

Çok kabullendik...

Maşallah Maşallah!...

...

Tutmaya devam...