Ligde Galatasaray galibiyetinin ardından üst üste 2 mağlubiyet alarak taraftarlarını yasa boğan Trabzonspor’da alınabilecek üçüncü mağlubiyete Hugo ve Burak izin vermedi.
Şayet bu karşılaşmada mağlubiyetle sonuçlansaydı teknik kadro ve yönetim topa girecekti.
Beşiktaş hariç İstanbul takımlarının bocalayarak başladığı sezonda Trabzonspor’un ipleri eline alması gerektiği yerde onlara ayak uydurması tarafımdan eleştirilirken, Kasımpaşa galibiyeti moralleri bir nebze olsun düzeltmiş oldu.
Ligin ilk 7 haftasına 3 galibiyet, 1 beraberlik ve 3 mağlubiyet sığdıran Karadeniz Fırtınası’nın toparlanma süreci sabırsızlıkla beklenirken, Paşa puanları bile geleceğe dair ‘Acaba(?)’ dedirtmeye devam etti.
Akyazı’da bambaşka bir maç izleyen sporseverleri önce iki farklı geriye düşüş; ardından 4 golle öne geçiş sevindirmiş olsa da, yüz ifadelerinin değişikliği endişelerini ortaya koyuyordu.
Bu karşılaşmada alınan 3 puan mutluluk vermiş olsa da; olası kaybedilecek 3 puanda yıkım verecekti.
Bence Kasımpaşa farka giderim düşüncesiyle savunmaya yatmadı. Şayet yatmış olsaydı skor değişmeyebilirdi.
Bu pencereden bakarsak bordo mavililerin galibiyeti zor elde ettiği söyleyebiliriz.
Bu karşılaşma sonrası bence asıl sorgulanması gereken husus takımın rahat gol yemesidir.
Geride kalan yedi haftada kalesinde 10 gol gören bir ekip savunmasını gözden geçirmelidir.
Bu rahatlığa son vermeli yoksa her maçını böyle değiştiremeyebilir çünkü her maçta iki gol bulan bir takımın savunmaya yatmayacak diye kaidesi yoktur.
Bu nedenle Trabzonspor tedbiri elden bırakmamalıdır.
Yediği gollere baktığımızda da arkaya atılan ve çaprazdan ceza sahasına girerek tek pasla kalesinde gördüğünü söyleyebiliriz.
Bilhassa ön libero ve sol bekin vasatlığı savunmanın aksamasına neden oluyor.
Novak’ın kolay çalım yemesi, arkasına düşen toplara geç kalması stoperleri güç durumda bırakıp rakibi kaleciyle karşı karşıya getiriyor.
Bu nedenle Novak’ın daha fazla sorumluluk alıp savunma yönünü güçlendirmesi gerekiyor.