Trabzonspor belki de sezonun en güzel, en coşkulu, en mücadeleci maçını çıkardı. Gerçekten bazı futbolcuları bir kenara atacak olursak takımın genelini canı gönülden kutluyorum.
Maçın geneline baktığımızda Trabzonspor'un gerek kaleye yaptığı şutlarda, gerek topu ayağında tutmada, gerekse oyuna hakim olma konusunda ciddi bir üstünlüğü vardı.
Tabii bunun en büyük müsebbibi; kuşkusuz o stada gelen 30.000 yüreği güzel taraftarımızdı.
Maç içersinde tansiyon hat safhada olsa da, fauller ve kartlar normal bir maça oranla fazla olsa da bu maç Trabzonspor'un hak ettiği bir maçtı. Trabzonspor'un aleyhine de lehine de kararlar verilmiş, her ne kadar haklı ve haksız olsa da, son 10 yılda Trabzonspor ciddi manada hakemler tarafından doğranıyor vaziyette , fakat dün aynısı bir maçta İstanbul takımı olan Galatasaray'a olduğu anda çirkeflikleri gerçekten üst düzeye çıkmış.
Tabiri caizse kudurmuşlardı.
10 sene nerdeyse bütün büyük maçlarda Trabzonspor'a büyük haksızlıklar yapıldığı vakit sesiniz neden çıkmıyordu(!) ?
Şaşırıyorum doğrusu.
Neyse polemiğe girmeye gerek yok.
Biraz da bizi konuşalım:
Bizim YUSUF'u konuşalım.
20 yaşında olmasına rağmen takımı mükemmel yönetti.Resmen takımın maestrosuydu.
Aynı yaştayız. O yüzden bir kardeşi olarak takıma geldiğinden beri gurur duyuyorum. Ve imrenmiyor da değilim. Bahtın da oynayışın kadar güzel, futbolun kadar parlak olsun.
N'Doye deseniz; yine Aslan avcısı. Keşke her maç böyle güzel oynasada hücum anlamında zenginleşsek(!)
Olcay Şahan'ı takıma geldiğinden beri beğenmiyorum.
Tamam mücadeleci, hırslı, azimli. Ama abi sen hali saha maçı oynamıyorsun ki o yaptığın asabilikler ne?
Rica ediyorum bir psikologa görün :)
Rıza Çalımbay ise isimler içersinde Trabzonspor'a faydalı olabilecek en iyi teknik direktör olduğunu gösterdi.
Neyse takım, "takım" olacak kuşkusuz ama biraz zaman gerekiyor.
Allah'ın izni ile bize bir N E F E S gerekiyor.
Her yazımda da belirttiğim gibi
SABIR SABIR SABIR
GERİSİ ŞAMPİYONLUK.
Selam ve dualarımla