Rövanş maçında müthiş bir maç izledik, ilk maça göre kıyaslarsak arada çok fark vardı Nwakaeme, Abdulkadir Parmak, Shörlot birazda Ekuban çok daha iyiydiler. Abdulkadir Ömür ilk yarı çok vasat olsa da ikinci yarı sazı eline aldı, şimdi çalma sırası bende dedi, Nwakaeme, sosa ile yaptıkları dar alanda kısa paslaşmalar rakibin sinirlerini gerdi, neticesinde penaltı oldu. Bu paslaşmalar tribünlerden büyük alkış aldı, gecenin resitaliydi. Abdulkadir Parmak maçın en önemli oyuncularındandı, yaptığı kritik müdahaleler oyunun seyrini değiştirdi, Pereira müthişti rakibine adeta nefes aldırmadı, yaptığı sert (topa) müdahaleler Trabzonspor kalesinde tehlikeli pozisyonların oluşmasına engel oldu. Ekuban çok iyi niyetli elinden geleni yapmaya çalışıyor ama yeterli değil, Uğurcan ilk maçtaki hatalarını kapattı, az ama öz kurtarışlar yaptı. Novak skoru belirleyen oyuncuydu son ana kadar ayakta diri kaldı. Tribünler muhteşemdi günler öncesinden tamamen biten biletler bunun habercisiydi, Ünal hoca tesislerde bayramlaşma gününde aynen şöyle söylemişti " taraftar takımı ne kadar çok desteklerse sahiplenirse bizde sahada onu sunarız" işte bu taraftarın takımı sahiplenmesi desteğinin karşılığıdır bu.
Ünal hoca Abdulkadir Ömür ü uyarmalı, kaybettiği ya da kaçırdığı pozisyondan sonra orada kalıyor zaman harcıyor, geçen zamanda rakip oyuncular hızlı davranıp pozisyon alıyorlar, Prag maçında bu pozisyonlar bir kaç kez yaşandı.