Aslında rakipten ziyade Rıza Çalımbay'ın kendisi daha etken olur, onun takımlarıyla karşılaşacak rakipler için.
Fakat hatırladığım kadarıyla son zamanlarda bu kadar kolay çözülen bir Rıza Çalımbay takımı ilk defa görüyorum.
Oyunun ilk on beş dakikasında M İ Yurdu Trabzonspor'dan dönen bütün topları dirençli orta sahası ile kendi hücum atağına döndürmeyi hedeflemişti.
Fakat Mehmet Ekici Rıza hocanın oyun stratejisinden ziyade direncini kıranların başında geliyordu.
Bir bakıma Mehmet Ekici'nin çilingirliğinde Trabzonspor zor bir akşamı kolaylıyordu.
Özellikle Sefa Yılmaz adına bu akşam çok sevindiğimi belirtmeden geçemeyeceğim!
Bu akşam Trabzonspor'a sefam olsun dedirten Sefa Yılmaz'ın bu patlamaya gerçekten ihtiyacı vardı...
O'nu gerek çalışkanlığı ve gerek oyun içindeki hırslı ve mücadeleci yapısıyla bir zamanların Trabzonspor'lu Umut Bulut'a benzetmekteyim...
Çabalarının meyvesini bu akşam almasını bildi ve bu farklı galibiyetin Mehmet Ekici'den sonraki mimarı oldu diyebiliriz.
Ersun Yanal'ında bu akşam puan tablosuna baktığında, boş yere kaybedilen en az üç maçı aklına getirmiştir diye düşünüyorum.
Tabi bu saatten sonra vahlar ve tühleri değil, yukarıları ve hatta daha yukarıları hedef almanın gerekliliğinde bir ivmeyi takımına kazandırmalıdır...
Mesela ilk üçün arasına bir şekilde girip, oraları karıştırabilir bir Trabzonspor'u o hedefe konuşlandırabilir diye düşünmek sanırım çok abartılı olmasa gerek...
Bu akşam son zamanların en dirençli orta saha anlayışına sahip bir Trabzonspor'un, Erkan Zengin ve Özer Hurmacı vede Yusuf Erdoğan'ın oyuna daha sağlık ve iştahla katılacaklarını düşününce, Trabzonspor'un artık sadece ve sadece şu anki yer ve konumundan rahatsız olmasına inanmış olmanın umuduyla neden olmasın ki (?) diyebilmeli, hep beraber...
