Türkiye’nin önemli birkaç sitesini hayata geçirip yönettikten sonra devrettim ve 18 Ekim 2008 tarihinde HaberTS’yi hayata geçirmeye karar verdim.
2010 yılında kendini tam anlamıyla ispatlayan HaberTS sitesi, günde 200 bin tekil ziyaretçi rakamlarına ulaşarak gücünü hissettiriyordu.
2008 yılında gazeteciliğe başladığımda, “ben artık tarafsız olmalıyım” diye hiç düşünmedim.
Çünkü İstanbul medyasına baktığımda hepsi taraftı ve çoğunluğu Trabzonspor’a düşmanlık derecesinde mesleğini yapıyordu.
Trabzon’da yıllarca gazetecilik yapan büyüklerimin, ”senden gazeteci olmaz sen taraftarsın” sözlerine aldırış etmeden çıktığım yoldan dönmedim.
Hep doğru bildiğimi yazdım. İnandığım yoldan ise asla dönmedim.
HaberTS’nin güçlü olması için sırtımı Trabzonspor’a hiç dayamadım.
Sadri Şener’in en sevdiği taktiklerdendi, kendisini eleştirenlere yem atıp susturmak ve kısa bir süre sonra yemi kestiğinde eleştirileri izlemek, eleştirenlerin de yemleri kesildiğinde düştüğü durumu herkese göstermek.
Bende Sadri Şener döneminde zaman zaman eleştiriler yapan biriydim. Doğal olarak ücretsiz deplasmanlara götürülme teklifi bana da yapılmıştı.
Fakat ben köyde sabahtan akşama kadar fındık toplayıp Trabzonspor’a katkı sağlamak için ter akıtan taraftarın parasıyla uçacak kadar karakterimi kaybetmemiştim.
Kendisine en yakın isimlerden olmama rağmen, İbrahim Hacıosmanoğlu döneminde ise ücretsiz hiçbir deplasmana götürülmek için teklif bile almadım.
Şimdi gelelim bunları neden anlattığıma;
Bazılarına göre ben “Trabzonspor’u yiyip bitiriyorum.”
Yıllarca Trabzonspor’un reklamlarını yayınladım. Karşılığında bir kuruş dahi almadım.
2008 yılından beri Trabzonspor’u takip etmeme, hem site üzerinden hem şahsım olarak basın sigortam olmasına rağmen 2 yıl önce TSYD Başkanı Murat Taşkın tarafından Avni Aker’e akreditem yapılmadı. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgut Özdemir tarafından ise, hiç ziyaretçisi olmayan siteler cemiyet sayfasında yer alırken, dönemin en çok okunan sitesi olan HaberTS cemiyetin sitesinde yer alamadı.
Sebep ise kendilerine uşaklık ve yalakalık yapmamam olsa gerek!
Hiçbir resmiyeti olmayanları geçici kart ise basın tribününde izlerken, “gün gelecek devran dönecek” diyordum hep.
İşte o gün geldi devran döndü. Trabzonspor Kulübü Başkanı Muharrem Usta vurdu gol oldu.
Önce katıldığı bir programda, “Trabzon’da 10 tane gazeteci yok” şeklinde kelime kullandı.
Trabzon’da iki önemli kurumda başkanlık görevine kaza ile seçildiğini düşündüğüm iki isimden tavır beklerken, birde ne görelim Trabzon Gazeteciler Cemiyet Başkanı Turgut Özdemir ( Topu görse karakola bomba diye götürür. Daha önce hangi deplasmanda görüldü bilgisine ulaşılamıyor.) ve TSYD Trabzon Şube Başkanı Murat Taşkın, Trabzonspor’un kasasından uçanlar arasında yerini aldı.
Trabzon’da gazetecilik yapan herkesin haklarını savunması beklenen iki önemli kurumun en üst temsil makamında oturan iki kişinin gerçek yüzünü bütün Trabzon’a gösterdiği için Trabzonspor Kulübü Başkanı Muharrem Usta’ya teşekkür ederim.
Ha bu arada Antep’in yemekleri meşhurdur. Yiyin ağabeyler afiyet olsun.