Tamamen ilklerin yaşandığı bir gecede, gülen taraf Beşiktaş oldu…
Her yönüyle ilginç bir gecede, özellikle her iki takımın ilgi odağı hiç kuşku yok ki Tolga Zengin’di…
Her iki teknik direktörün bu ‘’ ilk süper lig ‘’ randevusunda, iki bininci golünü golcüsüz arayan Trabzonspor, Fernandez’in liderliğinde kendi evi gibi bildiği Olimpiyat Stadına yabancı kalarak; maalesef sezona ilk yenilgisini alarak start alıyordu.
Her şeyden önce Mustafa Reşit Akçay’ın oyuncu seçimi bir yana, ne yapmak istediğini anlayamadığımız böyle bir yenilginin daha ligin başında olmasını hayra yormak ne derece futbolun o kendine has karakteriyle örtüşür diye düşünürken, Beşiktaş’ın özellikle Gökhan Töre ve Almeyda hamleleriyle gecenin rengini siyah-beyaza boyamasını öylece izleyen Mustafa Reşit Akçay’ın bu karşılaşmadan çok şeyler çıkarması gerektiğini umut etmek istiyorum…
Colman’ın nazına, Volkan’ın gereksiz top ezmesine nasıl dayandığını hoca mutlaka inandırıcı donelerle açıklar.
Unutmadan, bu kadar formsuz futbolcu topluluğunun bir arada olduğu Trabzonspor’da, Serkan Balcı en azından bir sezon daha oynayabilirdi diye de bayağı düşünmedim değil, bu siyah-beyaz İstanbul gecesinde…
Emre kulübedeyse tercih neden Batuhan?
Anlayanlara saygım var, lakin bu haliyle kendisinden mucize beklenen Batuhan’ın heybetine aldananlara futbol aldanmadı, aldanmadığı gibi bir anlamda veremedi!
Maluda’nın oyun zekasına saygımız sonsuz, lakin Adrian ile oyuna başlamak sanki daha bir akla yatkın geldi bize.
Iskartaya çıkmış bir dolu yabancı varken, Celustka’nın bu düzene kurban edilmesini Olcan’ı o bölgede sefilleri oynarken görmekte sanırım başkan ve adamlarının canını acıttı bu gece…
Oysa oyun seyirci avantajına rağmen sık sık Trabzonspor’a dönmüyor değildi hani, fakat ne hikmetse kenar yönetimi doğru hamleleri bir türlü yapamadı(!)
Bir yerde Trabzonspor, Beşiktaş’a hem bu stadın uğursuzluğunu yenmesine hem de son yıllardaki İstanbul üstünlüğünü noktalamak istercesine yardım etti!
Üstelik kaptanını da vermesi işin bir başka boyutuydu….
Tolga Zengin’di zaten bu akşamın maça dair en merak edilen figürü…
O işini yaptı, bir yanının hala bordo mavi olduğunun gözlerine yansımasına rağmen o işini yaptı da, hem de Onur’mu Tolga’mı diyenleri tatlı bir merakın içinde bırakarak, bu gece…
Trabzonspor’un işi zor, Mustafa Reşit Akçay’ın işi hepten zor gerçektende!
İlk beş hafta sonrası taşlar yerine oturursa ve / ve de Mustafa hoca süper ligde çalıştığına inanırsa eğer, Trabzonspor geleceğe umutla bakabilir ancak!
Daha sezonun ilk maçı teranesine sığınmadan gerçeklerin etrafında buluşmak, yarınları kazanabilmenin en basit ve anlaşılır formülüdür…
Futbolun bir temaşa sanatı olduğunu savunanlardan biri olarak, bu geceye bordo mavi bir ayar çekileceğine inancımız öyle zirvedeydi ki, biz Mustafa Reşit Akçay hocamızdan saba makamında şarkılar dinler gibi uykusuz bir geceyi İstanbul’un sabahına katık etmeye hazırlanıyoruz…