Sonucu ne ilginçtir ki, her iki takım adına da sonradan oyuna dâhil olanlar belirledi!
Her yönüyle ilginç bir karşılaşma izledik dün akşam. Trabzonspor, yanılmıyorsam bu sezon ilk defa iki golü birden kalesinde gördü.
Oysa her şey güzel başlamıştı. Tamam, Antalyaspor daha organize ve ne yaptığını bilen ve gören bir takım hüviyetinde sahaya yayılmıştı. Fakat Trabzonspor’da ilk defa, özellikle üçüncü bölgede Janko ve Adrian ile farklı bir yapıya bürünmenin ilk meyvelerini verir nitelikte bir formasyonu sahneliyordu, ufak ufak.
Ve biz bunları düşünürken; Janko & Adrian birlikteliğinin muhteşem uyumundan o ilk yansımayı çok değerli bir sayıya çeviriyorlardı. Bu gol ile hem Adrian hem Trabzonspor, tünelin ucundaki ışığı görmüşlerdi sanki.
Maç eksiğine rağmen, Adrian’ın muhteşem performansı ve maç eksiği olmamasına rağmen Olcan’ın vurdumduymaz maç performansı, futbol adına ne kadar zıt bir ivme sunsa da, özellikle Trabzonspor ilk yarı boyunca Antalyaspor ileri uç elamanlarını alan savunması ve bire bir markaj ile durdurmasını bildi.
İşte tam bu zaman dilimlerinde, biraz Olcan arkadaşlarına itibar edebilseydi, Trabzonspor için dün akşam o son beş dakikada kâbusa dönmemiş olabilirdi.
İkinci yarı Şenol Güneş’in oyuna hamle yapacağını düşünürken, gözüm yine yedek kulübesine takıldı. Birkaç haftadır dillendirdiğim ‘’ yeni bir Ünal Karaman gerekli ‘’ savımın beni ne kadar haklı çıkardığını, üzülerek te olsa bir kere daha gördüm!
Çünkü hoca ile kora kor tartışacak, maç içi acil aksiyon alacak bir karakterin eksikliğidir, dün akşam ki kâbusun en büyük sebeplerinden biriside hiç kuşku yok ki! ikinci yarı, aslında bizi tatmin etmeyen birinci yarıyı nasıl arattığında saklamıştı Trabzonspor’un içine düştüğü o tarif edilemeyen bunalımın izdüşümü.
Bu nasıl geri yaslanmadır, anlamak mümkün olmadı. Antalyaspor’a adeta bu maçı alacaksınız diye cesaret vereninde Mehmet Özdilek değil de, Şenol Güneş olması dün akşama dair sunulan fotoğrafın en dramatik anlatımı olsa gerek.
Evet, Şenol hoca formsuz, Şenol hoca Olcan konusunda hatalı.Lakin ortada Trabzonspor’u özellikle Kurban bayramından itibaren, kurban etleri gibi kıyma makinasından geçiren bir düzeneğin olduğunu da lütfen göz ardı etmeyelim.
Şenol Güneş istifa diye dillenmek, an itibariyle konuşlanacak en ucuz yoldur bana göre.Bursaspor’a atılan net gol, akşam ki net penaltı ve yenilen iki gol öncesi verilmeyen faullerin çıkış öyküsünü de iyi etüt etmeden, Trabzonspor boş bir dolduruşa kurban olmamalı.
O son beş dakika yaşanmamış olsaydı eğer, futbol adına çok umutlu bakamasak ta, tünelin ucundaki ışığı görür gibi olacaktık.
Fakat Tita oyundan alınırken içimde bir korku oluşmuştu. Özellikle Ömer ve Murat’ın, Trabzonspor’un ışığını nasıl karanlığa çevirdiğini görürken, Soner’i kenara alarak Serkan ile bir golün üzerine yatmayı futbol doğrusu olarak gören Trabzonspor’un; o iki şok golü yemese bile, büyüklüğünü ‘’ Akdeniz Üniversitesi Stadyumun çimlerinde unuttuğunu görmek bize mağlubiyet kadar ağır gelecekti…
Ve en acısı da Şenol Güneş gibi bir efsanenin, futbol adına ürettiği bütün varsanımlarının iflasını görmek oldu!
Hasan Akbaş