Biraz daha dayanabileydi, tamda öyle olacaktı..
“ Karaman’ın koyunu sonra çıkar oyunu “..
Karaman kalesi destanını bilirsiniz, burada yeniden anlatmaya gerek duymuyorum(!).
Hoş, Ünal Karaman tıpkı bu efsanevi hadise gibi çok güzel bir oyun formatıyla karşıladı meslektaşı Abdullah Avcı’yı..
Lakin, işin sonunu getirememesi şanssızlığı oldu..
Yani, koyunlarını dereden tam geçirirken, bir başka deyişle kurnaz bir avcı tarafından “ ava giderken avlandı “..
Oyunun ilk yirmi dakikası, hatta ilk yarı sonu gelen Göztepe golüne kadar oyunda bariz üstünlüğü olan taraf Trabzonspor’du..
Lakin, bal yapmayan arı misali, o bitirici darbeyi indiremeyince rakip anında cezayı kesmesini bildi..
İkinci yarı, oyun Göztepe’nin istediği şekilde sürerken, Berat’ın oyun dışında kalması, rakip oyuncularda bir rehavete yol açınca, Abdullah Avcı’nın çılgın oyun stratejisinin kurbanı oluverdiler..
Çılgın Risk,,
Trabzonspor golüne kadar, hoca hiçte kendisinden beklenmeyecek bir değişikliğe imza attı..
Demek ki, alınması gereken zaman alınmayan risk “ risk “ değildir..
Hoca bir risk aldı ve bundada kısmen başarılı oldu...
Savunmanın bel kemiği Hugo’yu oyundan alıp, Abdülkadir-li oyunda Berat’ı stopere çekti..
Bu hamle Trabzonspor’un bütün nüvesini değiştirdi..
Nitekim Berat’ın( birazda çaresiz ) yapması gereken faul sonrası arkadaşlarını yalnız bırakınca, Allah var tarumar olması içten bile değildi Trabzonspor’un..
Fakat, her şeye rağmen söz konusu olan Trabzonspor nihayetinde..
Abdullah Avcı, bari yenemiyorsan yenilme misali, sistemini de bir kenara bırakarak, Trabzonspor’un son dakikalarda gol yemesine nazire yaparcasına, bütün riskleri alıp son dakikalarda hayati bir gol atarak İzmir’den eli boş dönmedi..
Son tahlilde, Ünal Karaman’ın Trabzonspor’un gerek iç gerek dış dinamikleri bilmesi takımı için avantajdı..
Fakat, söz konusu olan Trabzonspor’du..
Caleb Ekuban ile o sevdiği skorlardan birini daha elde etmesini bildi.
Beraberlik her iki ekibi de hayırlı olsun...
Hazır Ekuban demişken, bugün ligimizde ‘dalya yaptı ‘.
Yüzüncü maçında Trabzonspor formasıyla golünü de atmasını bildi..
Nice dalyalara, tebrikler.
Ve son söz iki takımında canı cananı kalecilerine..
Allah nazarlarsan saklasın ikisi de Türk futbolun canı – ciğeri..
Diabate Hep Böyle Ol..
Yıllarca merak eder dururum, Trabzonspor’dan bir şekilde öyle yada böyle gönderilen oyuncuların, eski takımlarına karsı neden bu kadar hırsla oynadıklarını anlamıyorum..
Burada oyuncuların profesyonelliğine elbet bir laf edemeyiz.
Lakin, her rakibe böyle oynamaları bizleri daha mutlu eder.
Tıpkı bugün Diabate örneğinde görüldüğü gibi..
Onu diyorum ya, madem öyle hep böyle oynasaydın kalsaydın Trabzonspor’da..
Bu ne hırs ne celal, anlayamadım doğrusu..
Sanırsınız ki, Trabzon’da Nazi kampları var ve orada çektikleri işkencelerin intikamını alıyorlar..
Sonuç itibariyle, iki rahat konumdaki ekibin karşılaşmasında sürpriz bir sonuç çıkmadı, fakat Berat’ın kırmızıdan yokluğu Trabzonspor’un canını acıtacak gibi..
Hasan Akbaş
Haberts.com