İlk yarım saatlik dilimde ev sahibi ekibin daha etkili olduğunu gördük. Yakaladığı iki net fırsatı da değerlendiremedi. Daha doğrusu bu pozisyonlarda kaleci Onur gole izin vermedi, desek daha doğru olur.
Şunu da belirtmek isterim ki Kayserispor ilk yarım saatlik bölümde bir gol bulsaydı sahadan kesinlikle puan ya da puanlarla ayrılırdı diye düşünüyorum. Lakin korktuğumuz başımıza gelmedi.
Devrede tatsız bir futbol ve karşılıklı top kayıpları olunca ortaya zevk vermeyen bir futbol çıktı. Zaman zaman kontra ataklara kalkan iki ekibin girişimleri sonuç vermedi ve devrede gol sesi çıkmadı.
İkinci yarıda karşılıklı top kayıpları devam etti. Atağa kalkan Kayserispor topu kaptırınca, kalesinde golü gördü. Bu dakikada topu kapan Olcan, Adrian’a nefis bir ara pası attı. Adrian’da müsait pozisyonda olan Henrique’yi gördü. Henrique de topu boş filelere göndererek Trabzonspor’u 1-0 öne geçirdi. Bu gol 61. dakikanın içinde geldi. Buraya ayrı bir parantez açmak ve Kayserispor taraftarına yürekten teşekkür etmek istiyorum.
38. dakikada konfeti atarak Kayserispor taraftarına bir jest yapan Trabzonspor taraftarı, karşılığını 61. dakikada aldı. Hem de gol ile birlikte. Şaşırmadım desem yalan olur. Beklemiyordum. Biz gol atıp sevineceğiz, onlar ise konfeti atarak bizim “61. dakikamızı” kutlayacak hem de o dakikada biz gol atacağız. Kim olursa olsun bunu yapmaya cesaret edemezdi ama Kayserispor taraftarı bunu yaparak sporun dostluk ve kardeşlik olduğunu bir kez daha gösterdi. Ne diyelim, yüreğinize, emeğinize, tertemiz kalbinize sağlık…
Sonuç olarak Trabzonspor futbol olarak çok iyi bir performans sergilemese de kazandığı 3 puanla büyük moral kazandı. Ayrıca üst üste 2. galibiyetini aldı. Ve bu galibiyetle lider ile arasındaki puan farkını da 3'e indirdi. Şunu belirtmek isterim ki Mustafa Akçay hocanın şansı yaver gidiyor. Umarım hep böyle devam eder.
Ama Hocam! Sen bizden iyi biliyorsunuz ki çekirge bir sıçrar, iki sıçrar...
Ne diyelim, ortak noktamız Trabzonspor, o yüzden Allah yolumuzu açık etsin hocam…